Haberin orjinali aşağıdaki linktedir.
https://www.hendekgercekhaber.com/yazarlar/zeynep-mercan/tesekkuru-hak-eden-doktorlar/165/
İnsanoğlunun
yaşamında başına ne gelebileceği hiç bilinmez, hepimiz bunun idrakındayızdır.
İyi veya kötü nasıl insanlarla karşılaşabileceğimiz kesinlikle bir muamma.
Sevdiğim insanlara, gençlere çocuklara dua ederken hep aynı cümleyi kullanırım;
" Allah iyi insanlarla karşılaştırsın." Bu hayatta belki de en mühim
şey bana göre; yapacağımız her işte, atacağımız her adımda, birlikte olacağımız
her toplulukta, iyi insanlarla karşılaşabilmek.
Annemin sağlık
sorunu sebebiyle bir süredir hastanelerdeyiz...Üç hastanede bulunduk.
İlkinde Sakarya Hendek Devlet Hastanesi doktor ve
personel yetersizliği sebebiyle ,hastamızın daha büyük bir araştırma
hastanesine (Sakarya Eğt. Araştırma) sevki yapıldı. Oysa ki, Hendek Devlet
Hastanesine dışarıdan bakıldığında sanki bir uzay üssü gibi görünüyor.
Orada
geçirdiğimiz sıkıntılı saatlerden sonra , hayati tehlike riski olan hastamızın,
hastanede yer olmadığı için çıkışını verdiler!!
Tek kelimeyle
şaşkın bir vaziyette yapılanı idrak etmeye çalışırken kendimizi toparlayıp
annemizi özel bir hastanenin (Sakarya
Bilge Hastanesi) acil servisine getirdik.
Getirdiğimizde
solunum yetersizliği sebebiyle yoğun bakıma alınan annem bir hafta burada
kaldı. Ve burada öğrendik ki bir de ağır zatürre geçiriyor. Zaten son derece
sıkıntılı bir durumdaydı ve önceki hastanelerde toplam dört kez kriz geçirmişti.
Bu bir haftalık
süreçte hastanedeki bekleyişlerimiz esnasında ister istemez diğer hastalara,
onların yakınlarına ve hastane personelinin tüm davranışlarına tanık oldum.
Hani adı özel hastane ve her türlü ilgi alâka da özel olmalı diye düşünürüz ya;
ben burada çok başka , bambaşka bir şeyler gördüm.
Ben burada
mesleğini tüm hücreleriyle yapan, sevgi dolu , güleryüzlü hastane çalışanları
gördüm.
Ben burada;
henüz gencecik yaşındayken elim bir hastalık neticesiyle hayatını kaybeden bir
evladın, gözü yaşlı annesini gördüm.
O annenin,
oğlunu kaybetmiş olmasına rağmen, henüz acısı çok taze olmasına rağmen
hastaneye gelerek doktora, hemşirelere yaşlı gözlerle minnet ve teşekkür
edişini gördüm.
Bir de elinde
getirdiği hediyeyi gördüm. Küçük yaşından beri yetim büyüttüğü ölen evladı için
kendince bir teşekkür hediyesi! getirdi yaşlı teyze...
Teyze sen
kaybetmişsin evladını ve şimdi buraya teşekküre geliyorsun dediğimde ise ;
öyledir ama doktor öyle bir insandır ki bizim için çok ama çok uğraştı ve
evladımı kaybetmiş olsam bile ben onun hakkını ödeyemem diyerek ağlamaya
başladı.
Teyze, sonra
diğer personele teşekkürlerini sundu .
Ben çok
hastaneler gördüm bunca yıl içerisinde. Sizlere şunu söyleyebilirim ki; burada
hangi yakınınızı emanet ediyorsanız hastaneye, o artık hastane personelinin,
doktorundan sağlık görevlisine kadar herkesin annesi, babası veya kardeşi
oluyor. Ancak birinci derece yakınının gösterebileceği ihtimam ve özen
gösteriliyor.
Dilerim
hiçkimsenin sağlık problemi olmasın. Lâkin yaşadığımız sürece bu kaçınılması
zor bir durum. İşte böyle bir durumda eğer bir adres ararsanız, size güven,
ilgi , sevgi ve özenle yaklaşacak bir hastane buradadır, biliniz istedim. Bütün
bu süre zarfında yeterli, özenli ve sevgi dolu performanslarından ötürü başta
Uzman Dr. Cihan
KOLİP, Dr. Ender
CEVAHİRCİ, yoğun bakım hemşireleri olan güzel kardeşlerimize
çok çok teşekkürler ederiz. Başhekim Dr. Ismet
KARTAL beyefendiye saygılarımızı sunarız.
Herkes
doktorlarına teşekkür etme imkanını bulamayabilir, bana bu fırsatı verdiğiniz
için teşekkür ederim. Hangi mesleği yapıyor olursak olalım , önce insan olmayı
temel ilke edinmiş olan sizleri kutluyorum.